Başkent Ankara Baykar Genel Müdürü Haluk Bayraktar ve Baykar Savunma Teknik Müdürü Selçuk Bayraktar'ın BBC'ye verdiği röportajın zamanlamasını, yine hemen sonrasında damat Bayraktar'ın Habertürk'te sarfettiği sözleri tartışıyor. Bayraktar'ın sözlerinin olası bir iktidar değişikliğinin kabulü şeklinde de yorumlanabileceğini belirten Gazeteci Murat Yetkin'den sonra Korkusuz Gazetesi Yazarı Ahmet Takan da çarpıcı bir değerlendirme yaptı. Röportajların zamanlamalarına dikkat çeken Takan, Erdoğandamat gerilimine de dikkat çekti. İşte o satırlar: Vallahi de Billahi de çok acayip bir zamanda yaşıyoruz!.. Olup bitenlere akıl sır erdirebilmek için ermiş olmak gerek… Kendi halinde bir gazeteci olarak tövbe haşa böyle bir iddiamız da asla söz konusu olamayacağı için ne yapmak gerekiyor?.. Meydana gelen olayları art arda ekleyip, sonra ulaşabildiğimiz bilgiler ışığında fotoğrafı doğru çekmeye çalışmak. Uzatmadan başlayalım; Gündeme 27 Ağustos Cumartesi günü düşen haber. Başlık; “Türkiye’nin Rusya’ya ‘SİHA’ satma ihtimali üzerine konuşan Bayraktar kardeşler, Ukrayna’nın yanında olduklarını ifade ettiler.” – Baykar Genel Müdürü Haluk Bayraktar ve Baykar Savunma Teknik Müdürü Selçuk Bayraktar, BBC’den Dzhafer Umerov ve Tatiana Yanutsevich’le röportaj gerçekleştirdi. Bayraktar kardeşler, Moskova’ya SİHA satmayacaklarını açıkladı. Haluk Bayraktar, “Moskova bize ne kadar para teklif ederse etsin onlara satış yapmayız. Şu anda tüm desteğimiz Ukrayna’ya çünkü haksız, saldırgan ve savunulamaz bir saldırıyla karşı karşıyalar” ifadelerini kullandı. Haluk Bayraktar, “Moskova size büyük paralar teklif ederse onlara da Bayraktar satar mısınız?” sorusuna ise “Bizim işimizin temeli hiçbir zaman para ve maddiyat olmadı. Ukrayna ile dostluk ve işbirliğimiz eskiye gidiyor” diye yanıt verdi. “Gerçek şu ki Moskova bize ne kadar para teklif ederse etsin onlara satış yapmayız. Şu anda tüm desteğimiz Ukrayna’ya çünkü haksız, saldırgan ve savunulamaz bir saldırıyla karşı karşıyalar.” diyen Bayraktar, şu ifadeleri kullandı: “Bizim Ukrayna ile işbirliğimize hiçbir şey gölge düşüremez, ne kadar para teklif ederlerse etsinler.” Hangi ülkelere satış yapılacağına nasıl karar verdikleri sorusuna Haluk Bayraktar, devletle ortak karar verdiklerini söyledi. Selçuk Bayraktar ise bunun devletin karar vereceği bir konu olduğunu söyledi. Röportajda yer alan bilgiye göre şirketin basın birimi, Haluk Bayraktar’a söyleşide ‘Putin’ dememe, onun yerine Rusya’dan bahsetme tavsiyesi verdi. (Buradaki “devlet kararı” vurgusuna çok dikkat. Putin’in maddi manevi Tayyip Erdoğan’a güçlü destek verdiği sırada röportajın zamanlamasına çok dikkat. Erdoğan’ın Putin’in daveti üzerine katılacağı Şanghay Paktı toplantısı öncesine gelmesine daha da çok dikkat) ★★★ Gündeme 29 Ağustos Pazartesi günü düşen haber. Başlık; “Rus Hacker’lar Bayraktar’ı tehdit etti.” – Rus Hacker’ları, insansız hava sitemleri üreticisi Bayraktar’ı tehdit etti. Rusya’nın en büyük hacker grubu Killnet, Türk şirketi Baykar’a tehdit mesajı yayınladı. Tehdit, Baykar Genel Müdürü Haluk Bayraktar’ın, Moskova’ya satış yapmayacaklarını açıklamasının ardından gelmesi dikkat çekti. ★★★ Vee, 30 Ağustos Salı günü akşamı Habertürk ekranında, Kübra Par’ın programında Tayyip Erdoğan’ın damadı Selçuk Bayraktar canlı yayında… Samsun TEKNOFEST alanında sorulara yanıt veriyor. Hem de kayınbabasının 30 Ağustos Zafer Bayramı nedeniyle saraya ATATÜRK posteri astırıp, şarkılar eşliğinde gözyaşı döktüğü sırada olası reytingini kırarcasına… Program sanki, Türkiye’nin ilk insansız savaş uçağı “KIZILELMA”nın tanıtımı üzerine kurgulanmış havası veriyordu. Söyleşi bittiğinde ve verilen mesajları dikkatle analiz ettiğimde bana pek de öyle gelmedi!.. Selçuk Bayraktar belli ki programa çok sıkı hazırlanmıştı. Kübra Par, etik hassasiyetlerini sorunca, Bayraktar, “Kime satıp, satmayacağımıza devletten izin almamız gerekiyor. Ondan sonra satmayacağımıza karar veriyoruz. İzin almadan asla satış gerçekleşmiyor. Satabilme hakkına devlet karar veriyor, sonrasında satıp satmamaya karar veriyoruz. Bizim karar verdiğimiz husus satmamak üzerine oluyor, satış izni var ama satmıyoruz. Asıl inisiyatif devletin kendisinde” diyor ve ısrarla devlete bağlılık vurgusu yapıyordu. ”İktidar değişirse projelerde engellenme endişeniz var mı?” sorusuna verdiği yanıtta çok manidardı: “Bu projelerle alakalı mevcut siyasi iktidarın da bir gevşemesi olacak olursa ciddi akamete uğrama riski ve dünyadaki liderliğini kaybetme riski bulunmakla birlikte en ufak gevşeklik değişiklik ya da farklı ajandalarla yapılmış eylemlerin her biri bu projeleri yok etmeye yeter.” Nitekim, Bayraktar’ın verdiği bu ince mesaj, dostum, gazeteci Murat Yetkin’in de gözünden kaçmamış. Yetkin, köşesinde şunları yazdı: Bayraktar, ifadesindeki “mevcut” sözcüğünü kullanmış olmasa siyasi bir tartışmaya yol açmayacaktı. Yani başa hangi iktidar gelirse gelsin bu projelerde bir “gevşeme” olmamasının önemini vurgulasa durum farklı olurdu. Ancak Bayraktar, Türkiye’nin stratejik değerlerinden biri olan bu projeleri ilk defa bu kadar açık bir şekilde “mevcut siyasi iktidarın gevşemesine” bağlıyordu; bunu Erdoğan iktidarının güç kaybı ya da iktidardan düşmesi olarak okumak da mümkün. ★★★ Doğru söze ne denir!.. TAYYİP ERDOĞAN ÇOK HİDDETLENİP, BAYRAKTAR İÇİN... Programı dikkatle izleyen gazeteci olarak, dikkatimi çeken diğer incelikleri de şöyle sıralayım: Söyleşinin tümünde, ekrana yansıyan KJ’lerde (alt yazı) “Baykar Teknoloji Lideri Selçuk Bayraktar” ifadesi kullanıldı. Kübra Par da sorularının çoğunda muhatabına “lider” olarak hitap etti. Şu hassas günler de damat Selçuk Bayraktar için “lider” algısı verilmiş olması Tayyip Erdoğan’ı rahatsız etmiş olabilir mi?.. – Yangınların bile Tayyip Erdoğan’ın talimatıyla söndürüldüğü bir devirde, irili ufaklı her saray mensubunun konuşması sırasında sıkça duyduğumuz “Tayyip Erdoğan’ın talimatıyla”, “Tayyip Erdoğan’ın önderliğinde” vb. gibi methiyeleri Selçuk Bayraktar’ın ağzından hiç duymadık. Damat Bayraktar’ın kayınbabasına hiç atıfta bulunmaması benim çok hayretimi çekti!.. O zaman birkaç ince soruyu gündeme taşıyalım: –BBC’ye verilen demeç sonrası, Tayyip Erdoğan çok hiddetlenip, yakın çevresine Selçuk Bayraktar’ı ima edip “artık bu çocuğa çok güvenmiyorum” demiş olabilir mi?.. Damat Selçuk Bayraktar, kayınbabasının kırgınlığını ve küskünlüğünü giderebilmek amacıyla bu programı istemiş olabilir mi?..
yuzdeyuzhaber