Deprem Bilimci Prof. Dr. Övgün Ahmet Ercan, Akdeniz ve özellikle Girit Adası çevresinde meydana gelen depremler sonrasında “Bu depremler Datça, Marmaris, Fethiye, Kaş ve hatta göller bölgesine kadar etkili olabilir. Buralarda 6, 6.5 ve hatta 7 büyüklüğündeki depremler benim için şaşırtıcı olmaz” dedi. “TÜRKİYE’DE 4 DEPREM BÖLGESİ VAR” Türkiye’de 4 tane deprem bölgesi olduğunu belirten Ercan, “Bunlardan en etkin ve büyük deprem üreten yüzde 52’si Kuzey Anadolu Kırığı üzerinde oluyor, sonra yüzde 33 ile Batı Anadolu geliyor. Yüzde 13 ile de Doğu Anadolu Kırığı boyunca meydana gelen depremler ve dördüncü olarak da Ege Denizi depremleri. Bunlar da bizim Teke Yarımadamızı etkileyen depremler. Yani Adriyatik’ten başlayıp Mora, Girit, Rodos üzerinden Fethiye, Denizli, Isparta ve Göller Bölgesine uzanan bir Güney Ege Dalma Batma Kuşağı yayı var. Bu yay son 10 yıldır daha da etkin olmaya başladı. Yani bu dördüncü bölgemiz şu anda daha etkin. Bunun ana nedeni de yaklaşık son 10 yıldır yüzer yuvar akımlarında, yani yaklaşık yerin 50 kilometre altında magma içindeki çevrim akımlarındaki aşırı hızlanma nedeniyle oluyor. Bu aşırı hızlanma yılda yaklaşık 34 santimetre hızla giderken 57 santimetre hıza erişti. Bunun sonucunda Afrika Anakarası hızla Ege, Adriyatik ve Anadolu Yarımadasına tosluyor, kaktırıyor. Bu kaktırma neticesinde depremler meydana geliyor” ifadelerini kullandı. “BU DEPREMLER İP ATLAYAN ÇOCUK GİBİ” Birkaç gündür Girit dolayında devam eden depremleri ‘ip atlayan çocuğa’ benzeten Prof. Dr. Ercan, şöyle devam etti: “Bunun doğu ucu bizim Fethiye’den başlayıp Göller Bölgesine kadar giden uç. Batı ucu ise Mora ve Adriyatik bölgesi. Şimdi bunun zaman zaman batı, zaman zaman da doğu ucu etkin oluyor. Yine zaman zaman da orta ucu etkinleşiyor. Bugünlerde etkinlik en fazla orta kısımda. Yani Girit, Tilos ve Mikanos adalarının bulunduğu yerler etkin gözüküyor. Bu depremler çok şükür ki orta büyüklükte oluyor. Önceki günkü depreme baktığımız zaman derinlik olarak baktığımızda yaklaşık 36 kilometre derinde olması da gösteriyor ki deprem aslında Girit’ten doğru Güney Ege altına dalan Afrika Dalma Batma Kuşağı üzerinde olmuş. Eğer deprem Ege Kabuğu üzerinde olsaydı depremin etkisi çok daha fazla olurdu. Depremin olduğu yerde Ege Kabuğu’nun kalınlığı yaklaşık 25 kilometre. Yani gevrek kısım 25 kilometre. Bu deprem 12 ya da 5 kilometre de olsa Ege Kabuğu kırılmış olacaktı. Dolayısıyla Afrika kabuğunun kırılması yüzeydeki etkisini daha da azaltıyor.” Sön dönemde meydana gelen Girit, Tilos ve Mikanos adalarının dağlık olduğunu da hatırlatan Ercan, “O bölgedeki adalar yayı bölgesinde genelde kayalık egemen. Dağlar var, geniş ova üzerinde yerleşim alanları yok. Bu nedenle etkisi de küçük oluyor. Bazı taş yapılarda duvar ve baca yapıları yıkılabilir o kadar. Bunlar ölümcül değil” dedi. Daha önce bu bölgede deprem olacağına dair açıklama yaptığını hatırlatan Ercan, “Depremler olağan şekilde devam ediyor. Bunlar neticesinde Ege Bölgesi şu anda diğer 3 deprem bölgemizi bastırıcı ve örtücü nitelikte deprem etkinliği kazandı ve bu devam edecek. Özellikle Anadolu’nun batı yakasında baskı giderek büyüyor. Büyüyen baskı gerginliği artıracak ve büyüklü küçüklü orta büyüklükte depremleri görmek şaşırtıcı olmayacaktır” diye konuştu. “6, 6.5 HATTA 7 BÜYÜKLÜĞÜNDEKİ DEPREMLER ŞAŞIRTICI OLMAYACAK” Ercan, depremlerin Türkiye’yi de etkilediğini belirterek, 7 büyüklüğünde bir deprem olabileceğini söyledi: “Deprem siyasi sınır tanımaz. Adalar dediğiniz kesim de zaten bundan yaklaşık 20 bin yıl önce Türkiye anakarasının devamı olan, deniz çekilmeden önceki yerler. Dolayısıyla buradaki depremler Datça, Marmaris, Fethiye ve Kaş’ta etkilerini görüyoruz. Bu depremler Türkiye anakarası altına da gidebilir. Eğer Türkiye anakarası altına giderse Teke Yarımadası yani Muğla ilinde deprem olur. Fethiye’den Göller Bölgesine kadar çıkar. Bu depremler şu anda buralar için de alarm vericisi. Buralarda 6, 6.5 ve hatta 7 büyüklüğündeki depremler benim için şaşırtıcı olmaz.”
yuzdeyuzhaber