Ekonomist Meriç Köyatası kişisel Youtube kanalından gündeme ilişkin önemli değerlendirmelerde bulundu.Türk ekonomisinin kontrolden çıktığını belirten ve dolardaki artışa dikkat çeken Köyatası, Türkiye’yi bekleyen tehlikeleri anlattı. “YILSONU FELAKET GÖRÜLÜYOR” Piyasaların dolarda 21 liraya hazır olması gerektiğini söyleyen Köyatası şu ifadeleri kullandı “Enflasyon kontrolden çıktı. Cari açık her geçen gün tırmanıyor. Merkez Bankası’nın dövize müdahale için takati bir ay, en fazla iki ay içinde bitecek gibi görülüyor. Çünkü ekonomide güven bitti ve dışarıdan kaynak bulamıyoruz. Cari açığın yanı sıra devletin iç borçları da dövize endekslendi ve kontrol edilemez halde. Piyasalar dolarda önce 17, sonrasında da 21 liraya hazır olsun. Yılsonu ise daha da felaket görülüyor. Sosyal devlet çöktü, sadaka ekonomisi modeline geçildi.” “EKONOMİ BÜYÜDÜKÇE HALK DAHA DA FAKİRLEŞİYOR” Eğitim, sağlık, emeklilik sistemlerini ‘perişan’ olarak niteleyen Köyatası, “Sağlıkta hastalar bırakın muayene olmayı, randevu bile alamıyor. Nüfusun büyük çoğunluğu yoksulluk sınırı altında. Fakirden dar bir kesime gelir transfer ediliyor. Ekonomi büyüdükçe halk daha da fakirleşiyor.” dedi. “AĞIRLAŞAN FAŞİZM VE İÇ HUZURSUZLUK KAPIDA” Köyatası Türkiye’yi bekleyen tehlikeyi şu sözlerle ifade etti: “Giderek artan işsizlik, enflasyon, açlık tehlikesi, döviz açığı gibi sorunlarla birlikte bağımsız yargının çökmesi ve sığınmacı istilasını bir arada değerlendirirsek, açlık, kargaşa, ağırlaşan faşizm ve iç huzursuzluk kapıda…” EKONOMİDE ÇIKIŞ YOLU: MUSTAFA KEMAL ATATÜRK Bu değerlendirmelerden sonra Köyatası ekonomide çıkış yolu ve reçete olarak da, demokratik yollarla iktidarın değiştirilmesi ve yerine gelecek yönetimin Mustafa Kemal Atatürk’ün ilke ve devrimlerini, bilim ve akılın ışığında günümüz şartlarına göre yorumlayarak hayata geçirilmesi gerektiğini söyledi. DOLAR KITLIĞI BAŞLIYOR... Bir diğer Ekonomist Evren Devrim Zelyut ise, dolar kıtlığının başlayacağını öne sürdü. Türkiye tarihinde görülmemiş bir şekilde ekonomide her başlıkta büyük bir zafiyet, çözülme, çöküş izliyoruz. Cari açık artıyor, kur yukarı gidiyor, işsizlik düşmüyor, enflasyon yükseliyor, bütçe korkunç büyüklükte açıklar veriyor, bu açıklar geleceği tehlikeye atacak ölçüsüz borçlar ve zamlarla kapatılmaya çalışılıyor… AKP ne yapıyor? Kafayı Atatürk Havalimanı'na takmış, adı Atatürk olan her şeyden nefretle vazgeçmek için, milyar dolarlık bir limanı dahi yok etmeye başlamak üzereler. Ülkenin sorunları büyürken kuşaklar boyu biriktirdikleri nefreti kusuyorlar. Ancak bu nefret toplumun büyük bir kısmını incittiği gibi, ülkenin siyasi geleceği hakkında ciddi soru işaretleri oluşturarak, Türk ekonomisine yukarıda da anlattığımız gibi yatırımcı güvenini bitiriyor. AKP bindiği dalı kesiyor haberi yok… Mevcut anlayışın ekonomideki büyük açıkları kapatması imkansız. Çünkü cari açığı kapatıp kuru düşürmek için yapılması gereken sadece iktisadi reformlar değil. Önce barış ve huzurun bu topraklara gelmesi gerekli. İster kapalı ister açık, ister dindar ister değil, toplumu oluşturan tüm bireylerin birbirini nefretle anmadan, ortak bir amaca kilitlenmesi gereklidir. Bu kilitlenmeyi ise AKP yapamaz. Çünkü AKP bir görüşün tarafıdır, bu görüş harici ile ittifak yapmaz, onların varlığını dahi kabul etmez. Bu sosyolojik ayrışma hedef birliğini imkânsız kılarak ekonominin düzelmesi için gerekli hamlelerin oluşmasını engeller. Ayrıca AKP içinde mevcut sorunları çözecek bilimsel politikalar da mevcut değildir. Yani eskiden büyük ama an itibarıyla %20'lerde seyreden tabanıyla da gerçekçi politikalar oluşturamadığı için sorunları çözemez. Hep söylüyorum: Türkiye için tek çıkış seçimdir. Allah'a şükürler olsun ki seçimlere az bir süre kalarak ekonomide bir kıyamet yaşamadan durum kontrol altına alınacaktır. Ama o süreye kadar alt ve orta gelir çok acılar çekecektir.
yuzdeyuzhaber